Cumartesi, Şubat 24, 2007

otobüsteyken aklıma çok harika bir fikir geldi.
ama unuttum.

Pazar, Şubat 18, 2007

hiçbir şey yapmamanın dayanılmaz hafifliği. yeni bir saç kesiminin moralimi düzeltmesine izin vermenin gönül rahatlığı. öğleden sonra kahvaltısının mahmurluğu. uyku düzenimi değiştirmemi gerektirmeyecek bir ders programı.

güzel şeyler bunlar hep.

Salı, Şubat 13, 2007

saat 05:52.
bilgisayarımın saati öyle gösteriyor. son zamanlar için olağan bir uyanık olma saati. sabah ezanıyla uyuyup baş ağrısıyla uyanıyorum. gündüz uykusunun hediyesi.
uyandığımda saat her şey için çok geç olmuş oluyor. yani kalkıp, kahvaltı yapıp, gazetelere göz gezdirip, televizyonda birkaç dizi seyredip, bir duş almam gerektiğini düşünürsek; evden çıkıp birkaç vasıta değiştirerek, sadece benim hareketsiz hayatımı hareketli kılmaktan başka hiçbir işe yaramamak üzere tasarlanmış aletleri kullanmaya gitmek için pek vaktim kalmıyor. hem zaten, nabız sayımı yükseltiyor olsam bile, harcamakta olduğum enerjiyle elektrik üretmek gibi kutsal bir görev üstlenmiş de değilim.
televizyonda üzerinde ahşap desenleri olan bir ceket giymiş bir adam görüyorum an itibariyle. son zamanlarda televizyonda birçok şey görüyorum zaten. en çok ona baktığım için olabilir. onun dışında yiyorum bir de, bu konuyu hiç aksatmıyorum. kendi kendime vaat ettiklerimi yerine getirmiyorum. yazmayı planladığım yazılar var. okumayı planladığım kitaplar, dergiler, hatta günler öncesinden kalma gazeteler var. onun yerine pişirilebilir oyun hamuruyla küçük hediye paketleri yapmayı tercih ediyorum. o da gerekli elbette bir yerde.
geçici bir tembellik evresi yaşıyor olduğumu düşünmek istiyorum.
şimdi yatmaya gidiyorum.
saat 06:09.

Cuma, Şubat 09, 2007

daha önce hiç tanışmadığınız türden bir diş fırçası.